İKİ FRIDA “THE TWO FRIDAS” – FRIDA KAHLO
Döneminin en etkili ve ünlü Meksikalı sanatçısı olan Frida Kahlo, eserlerine cesurca yansıtabilmeyi başardığı yoğun ve katışıksız duygusallığı ile öne çıkmayı başarmıştır. Bu sayede önce Meksika ve Amerika’da, ardından da tüm dünyada dikkat çekici ve popüler bir sanatçıya dönüşmüştür.
Frida, eserlerinde güçlü kişiliğini, dünya ile etkileşimlerini, hayat mücadelesini, kişisel sorunlarını ve duygusallığını işlemiştir. En popüler eserleridnen biri olan İki Frida, ressamın kendi hayatında bir dönüm noktasını ve ona dair kendi bakış açısını yansıtmaktadır. Eser, Frida’nın yine dünyaca ünlü olan eşi ressam Diego Rivera’dan boşandığı dönemde yapılmıştır. Dolayısı ile eserde Frida’nın Diego’ya olan aşkı, ayrılıkları ve kendi kimliği üzerine çeşitli anlamlar bulmak mümkündür.
Bir otoportre olan eserde, Frida’nın kendisini iki ayrı şekilde görürüz. Sağ tarafta görünen Frida geleneksel meksika kıyafetleri Tehuana içindedir, öte yandan daha açık tenli olarak resmedilmiş soldaki Frida ise Viktorya dönemi beyaz, işlemeli, süslü İngiliz kıyafetleri içindedir. Bu daha üst-düzey belirten kıyafete ek olarak soldaki Frida’nın saçı daha derli toplu, makyajı ise özenlidir. Yanyana oturan bu iki Frida elele tutuşurken bir yandan da üzerlerinden dolaşan bir damar yolu ile de bağlanmışlardır. Bu damarın çıkış noktası olan sağdaki Frida’nın elindeki küçük muskanın üzerinde Diego’nun çocukluğunu gösteren bir fotoğraf görünür. Bu muskadan beslenen damar, dolaşıp Frida’nın kalbine, oradan da diğer Frida’ya ulaşmaktadır. Bu çocuk Diego’yu Frida’lara bağlayan damar bir yandan da bir göbek bağını çağrıştırır. Dolayısıyla Frida’nın Diego’yu yalnızca eşi olarak değil, aynı zamanda çocuğu gibi de gördüğü anlaşılabilir. Bu da Frida’nın Diego’yu kaybı ile yaşadığı ruhsal çöküntünün şiddetini artırmıştır.
Sağdaki Frida, ressamın da hep inandığı gibi, Diego Rivera’nın baştan beri sevdiği, saygı duyduğu ve kabullendiği “Meksikalı Frida”dır. Soldaki gelin kıyafeti içindeki Avrupalı Frida ise Diego’nun terk ettiği Frida’dır. Bu yüzden sağdaki Frida’nın kalbi bir bütün iken, soldakinin kalbi kesik, yani kırıktır. Sağda Diego’dan doğan damarla beslenen Frida sağdakine de bu damarı iletmiş olsa da o damar sonunda bir ameliyat makası ile kesilmiş ve kanamaktadır. Bu kesilmiş damar Diego ile ayrılığı yansıtırken bir yandan da Frida’nın kucağına damlayan kanlar, geçirdiği ameliyatlara (bknz. Yaralı Geyik “The Wounded Deer” – Frida Kahlo) ve sahip olamayıp düşürdüğü bebeklere dair acılarını simgeler.
Resimdeki iki Frida aynı zamanda ressamın kökenlerine ve kimliğine dair birer semboldür. Sağdaki Meksikalı Frida, ressamın Meksika’da yaşadığı dönemi ve annesi tarafından Meksika’ya ait olan köklerini yansıtır. Soldaki Frida ise, ressamın Amerika ve Avrupa’da yaşadığı sonraki dönemini ve bir Alman Yahudisi olan babasının kökenini çağrıştırmaktadır.
Geriplandaki karanlık, bulutlarla kaplı ve uğursuz görünümlü gökyüzü, fırtına habercisidir ve Frida’nın iç dünyasındaki karmaşayı ve huzursuzluğu yansıtır. Bu fırtınalı karanlık iç dünyada Frida’nın tek refakatçisi yine kendisidir. Meksikalı da, Avrupalı da olsa Frida, “Frida”dır, ve kendini kendinden daha iyi tanıyan ve destek olan başkası yoktur.
Konum: Meksiko City Modern Sanat Müzesi “Museum of Modern Art Mexico City”, Meksiko
Tarih: 1939
Dönem: Modernizm
Akım: Büyülü Gerçekçilik “Magic Realism”