Sanata Başla!’ya hoşgeldiniz!
Batı Sanatı eserleri ilginizi çekiyor ama müzelerde veya kiliselerde gördüğünüz resimleri her ne kadar etkileyici bulsanız da tam anlamıyla anlamakta zorlanıyor musunuz? O zaman doğru yerdesiniz. Sanata Başla! sizi sanatla yeni bir biçimde tanıştırmak ve bilgilendirmek için burada.
Sanat tarihi geçmişi olmayan bir mühendis olarak yıllar içinde okuduğum kitaplar, gezdiğim müzeler ve karşılaştığım eserler beni hep büyüledi ve bende derin izler bıraktı. Çevremdekilerle deneyimlerimi her paylaştığımda aslında birçok kişinin sanata dair öğrenmeye açık olduğunu fark ettim. Ama büyük kısmı nederen başlayacaklarını bilmediklerinden sanata karşı mesafelilerdi. Birçok insan için sanata başlayamamanın temel sebebi, fazlasıyla karmaşık biçimde sunulmuş sanat tarihi metinleri veya sofistike görünmeye çalışan müze açıklamalarnın onları soğutması bence. Oysa sanatı anlamak düşünüldüğü kadar zor değil, kimsenin sofistike kelimeleri anlaması veya karmaşık metinleri çözmesi gerekmiyor. Ben bir mühendis gözüyle aslında sanatın da bir analitik düzende öğretilebileceğini, basitleştirip bir kurallar bütününe oturtularak daha geniş bir kitleye sunulabileceğini anladım. Bunun üzerine Sanata Başla!’yı kurdum.
Sanata Başla! resim ve sanat tarihi ile ilgilenmeye yeni başlayan veya temel düzeyde bilgiye sahip olup, daha yüksek bir farkındalık seviyesine erişmek isteyen sanat meraklıları için düzenlenmiş bir site. Bu sitenin hedefi sanatın aslında düşünüldüğü kadar karmaşık olmadığını ve derin deneyim ve bilgi gerekmeksizin keyif alınabilecek bir konuya dönüşebildiğini göstermek. Tamamen başlangıç düzeyindeki takipçileri hedefleyen Sanata Başla! sizden sanata dair bilgi birikimi değil, yalnızca öğrenmeye dair ilgi bekliyor.
Sanata Başla!’da yer alan eserleri sanata yeni başlayan birinin gözünden irdeleyerek analiz ediyorum. Eserlerin içerdikleri sembolleri, hikayeleri, tarzları, dönemleri ve ressamları hep bu bakış açısıyla değerlendiriyorum. Eser analizlerini herhangi bir ek bilgiye ihtiyaç duymadan okuyup anlayabileceğiniz bir düzeyde, ileri seviyede teknik ve tarihi bilgi içermeden sunuyorum. Bu kolaylaştırılmış yöntem ile siz takipçilerin hakkında hiçbir şey bilmediği bir resmi yalnızca buradaki analizini okuyarak değerlendirebilmesi mümkün. Analizleri okudukça da zaman içinde benzer eserlerin dönem, tarz ve sembollerini karşılaştırıp kendi kendinize yorumlar haline gelmeniz ve daha fazla bilgi edinmeye yönelmenizi sağlamak benim ana amacım.
Sanata Başla!da eserleri bir kronolojik düzene bağlı kalmadan sırasız bir yöntemle işliyorum. Dolayısıyla Sanata Başla!’yı kademeli bir “sanat tarihi dersi” yerine bir “resim analizi platformu” olarak değerlendirmeniz daha faydalı olacaktır. Sitedeki eserleri incelerken aşağıda belirttiğim gibi bir düzen izlediğinizde kapsamlı bir içeriğe ulaşabilirsiniz.
Son olarak, özellikle Sanata Başla!nın internet üzerinde özgün Türkçe içeriğe sahip sayılı sanat tarihi kaynaklarından biri olduğunu da gururla belirtmek isterim. Kısa süreli bir “sanat projesi” olarak başladığım bu site yıllar içinde etkin bir kaynağa dönüştü. Yine de daha sistemli biçimde öğrenmek, akımları ve dönemleri birbirinden içerik ve teknik açıdan ayırabilecek ileri bir seviyeye gelmek isterseniz, Resim Analizi Atölyelerime katılmanızı öneririm. Atölyeler ile ilgili ayrıntılı bilgiyi “Atölyeler” menüsünde bulabilirsiniz.
Sanata başlamak adına attığınız bu ilk adım için çok teşekkür ederim.
Özgün Yılmazok
Sanata Başla!’yı etkin biçimde kullanabilmek için aşağıdaki önerilere göz atabilirsiniz:
1) Eserleri dönem ve akımlarının kronolojik sırası ile değerlendirin.
Site ana menüsünde sitenin temel aldığı beş sanat dönemin isimleri görülür. Sanat tarihinin 600 yıllık bir kısmını (yaklaşık 1350-1650) kapsayan beş ayrı dönem aşağıdaki yaklaşık tarih aralıklarında yer almaktadır:
Rönesans (1350-1600)
Barok (1600-1700)
18. Yüzyıl (1700-1800)
19. Yüzyıl (1800-1900)
Modernizm (1900-1950)
Menüdeki dönemlere veya alt menülerdeki akımlara tıkladığınızda bu dönemler içine dahil olan eser analizleri filtrelenir. Alt menüleri sırası ile inceleyip dönem dönem ilerleyerek sanat tarihi içinde eserlerin, akımların, tarzların nasıl değiştini daha kolayca anlayabilirsiniz. Bir filtreleme işlemi yaptıktan sonra en eski yayından başlayarak analizleri ileri doğru okumanız daha faydalı olacaktır. Nitekim, bazı referanslar eski analizlere sizi döndürecek.
2) Analizleri okurken eserlerin fotoğraflarını ayrı bir pencerede (veya başka bir ekranda mümkünse) açın.
Okurken bir yandan da eseri önünüzde görüp incelemeniz daha kolay anlamanızı sağlar. Hatta çoğu zaman analizi okumadan önce esere bakıp kendi kendinize neler gördüğünüzü irdelemenizi öneririm. Daha sonra analizi okuyarak da kendi yorumunuz ile karşılaştırmanız öğrendniz bilgilerin hafızanızda daha kalıcı hale gelmesine yardımcı olur.
3) Eserlerin altındaki “İlgili Yayınlar”a göz atın.
Bir eserden ilgili bir başka esere geçmek size yeni bir perspektif kazandıracak ve benzer eserleri karşılaştırma şansı sunacaktır.
4) Sevmediğiniz eserleri atlayın.
Sanat tarihinde her eseri sevecek, her dönemi ve tarzı takdir edeceksiniz diye bir kural yok. Özellikle yeni başlayanların öncelikle ilgilerini çeken eserleri incelemelerini öneririm ben. Tabii ki, bir sıra takip etmek ve farklı dönem/akımları öğrenmek size daha geniş bir bakış açısı sunar. Ama sanata illa bu şekilde yaklaşmak zorunda değilsiniz, unutmayın.
5) Kendi araştırmanızı yapın.
Sanata Başla!’nın amacı size yalnızca başlangıç seviyesinde bilgi sunup sizi sanata ısındırmak. İlginizi çeken ressamlara, dönemlere ve eserlere dair kendi ileri okumanızı yapmak, başka kaynaklar araştırmak ve internetten videolar izlemek sizin deneyiminizi kat be kat arttıracaktır.
6) Sanata Başla! sosyal medya hesaplarını inceleyin.
Sanata Başla!’nın aktif bir Youtube ve Instagram hesabı da var. Bu hesaplarda farklı eserlere dair videolar ve bilgiler olduğunu göreceksiniz. Ek kaynak olarak Sanata Başla! sosyal medya hesaplarını da kullanabilirsiniz.
7) Eserleri yerlerinde görün.
Bir eser hakkında okumak ve gerçeğini yerinde görmek arasında büyük bir deneyim farkı var. Eğer imkanınız varsa ben her zaman müzeleri ziyaret edip eserleri görmenizi öneririm. Bu görsel hafızanıza çok daha büyük katkı sağlayacaktır. Nitekim fırça darbelerini, renkleri, eserin boyutlarını canlı canlı görmeden en kaliteli internet fotoğrafını inceleseniz bile yakalayamazsınız.
Umarım bu öneriler size faydalı olacaktır.
Keyifli okumalar!