Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

BEYAZ ÜZERİNE BEYAZ “WHITE ON WHITE” – MALEVICH

Malevich’in sıradışı eseri “Beyaz Üzerine Beyaz” modernizmin sınırlarını zorlayan ve sanata yeni bir boyut getiren çarpıcı bir başyapıttır. Eserde Malevich beyazın keskin bir tonundaki kareyi daha büyük ölçülerde ve hemen hemen benzer tonda bir başka beyaz karenin içine çapraz biçimde yerleştirmiştir.

Seyirciye ilk bakışta anlaşılması zor bir görünüm sunan eser, klasik sanata hakim olan ikonografi (simgelerle çeşitli kavramların anlatılması) ve anlatı gibi yöntemleri içermemektedir. Sanatta soyutlamayı eşi görülmemiş bir seviyeye taşıyan Malevich, eserde görsel yöntemi en aza indirgeyerek derinlik, ışık-gölge ve hacim gibi ögeleri kullanmamıştır. Bunun yanı sıra resim sanatının son önemli ögesi olan renk de esere dahil edilmemiştir. Eserde geriye kalan tek öge beyaz geriplan üzerindeki geometrik şekildir, ki onun da sınırları geriplandaki beyaz renkten güçlükle ayırt edilmektedir. Öte yandan çapraz biçimde yerleştirilmiş bu kare merkeze verev konumu ile eserde hareketlilik hissi yaratır.

Malevich eserini temel sanat ögelerinden soyutlarken resmin alışılmış yöntemi ile yalnızca bir bağı korumuştur: malzeme. Yağlı boya kullanılarak üretilmiş eser, klasik sanat malzemesine bağlı kalmış ve yüzey dokusu sayesinde “malzeme”yi bir sanat ögesi olarak öne çıkarmıştır. Eserdeki zengin doku, incelikli fırça darbeleri ve beyazın tonlamasındaki ufak farklılıklar ressamın elini eserde görünür kılar. Bu sayede Malevich’in eseri basitliğine rağmen özgünlüğünü korur ve ressama aidiyetini pekiştirir.

Geleneksel resimle tüm bağları koparmayı hedefleyen Malevich bunu önderliğini ettiği Yücecilik (Süprematizm) akımı ile gerçekleştirmiştir. Yücecilik geometrik şekilleri farklı renkler ve boyutlarla kullanarak sanatı soyutlamaya dayanır ve temel formları Malevich’in tasarladığı elemanların (Siyah Kare, Siyah Daire ve Siyah Haç) türevleri üzerine kurulmuştur.

Siyah Daire “Black Circle”, Siyah Kare “Black Square”, Siyah Haç “Black Cross” (1915-1923) – Malevich*

Malevich, akımın temeli olan estetik teorisini “katıksız hislerin ve algının yüceliği” olarak tanımlamıştır. Ressam, dönemini büyük ölçüde etkileyen Rus Devrimi’nin yeni bir toplumun temellerini attığına ve maddeciliğin toplumu ruhsal özgürlüğe yönlendireceğine inanmıştır; dolayısıyla da algıyı ve hisleri sanatında ön planda tutmuştur. Beyaz Malevich için sonsuzluğun ve yüce duyguların rengidir, bu yüzden de eserde Yücecilik ile hedeflenen amaca son derece uygundur.

Malevich’e göre, saf şekillerden oluşan ve yüce duyguları açığa çıkaran bir ütopik dünya ancak sanatın nesnelerle olan bağını kopararak yaratılabilir. Doğa ile hiçbir ortak noktası kalmayan resim seyirciye evrensel bir dil sunarak onu maddesel dünyadan bağımsız hale getirir.

Yücecilik aynı zamanda kökenlerini Kübizm (bknz. Mandolinli Kadın “Woman with a Mandolin” – Braque) ve Gelecekçilik (bknz. Tasmalı Köpeğin Hareketliliği “Dynamism of a Dog on a Leash” – Balla) gibi akımlardan alır. Hem Kübizm hem de Gelecekçilik, sanatın görsel limitlerini zorlayan ve sıradışı eserler veren akımlar olmalarına rağmen ikonografi ve anlatı gibi temel ögelere bağlı kalmış, çoğu zaman da eserlerin isimleri ile seyirciyi yönlendiren yapıtlar sunmuştur. Oysa Malevich’in Yücecilik’i bu iki akımın da bir adım ötesine giderek bu ögeleri de tamamen reddetmiş ve sanatı tam anlamıyla sınırlamalardan (obje, biçim, renk, ışıklandırma, derinlik vb dahil) özgür kılmıştır. Bu yüzden Beyaz Üzerine Beyaz seyircinin ilk bakışta tutunabileceği herhangi bir referans noktası bırakmaz.

Malevich akımının düşünce sistemi ve yöntemi ile Batı Sanatı’nın 500 yıllık sanat geleneğini ortadan kaldırır ve sanatın temel ilkelerini – gözle görülen deneyimin betimlenmesi, görüleni doğru yansıtmak adına gerçekçiliğin kullanılması ve perspektifsel derinlik sistemleri ile kesinlik hissi yaratılması – devre dışı bırakır.

Eserdeki radikallik yalnızca estetik amaçlı değil, aynı zamanda da sosyopolitiktir. Malevich’in eserin ilk sergisinde yayınladığı manifesto şu sözleri içermektedir: “Gökyüzünü renklerle bezemenin üstesinden geldim… Beyaz boşlukta yüzün, sonsuzluk karşınızda.”

Konum: Modern Sanat Müzesi “Museum of Modern Art (MoMA)”, New York
Tarih: 1918
Dönem: Modernizm
Alt Grup: Yücecilik “Suprematism”

* Fotoğraf Kaynağı: “Sue Jane: An Aussie in Italy” – http://www.anaussieinitaly.com/revolutija-in-bologna/

5 Comments

  • Mustafa Uğur
    Posted 11 Ocak 2019 at 18:53

    Bayılıyorum bu modern sanata; hayâl gücü geniş, hayatta kalma güdüsünden dolayı patern tanıma eşiği iyice düşmüş, gelişmiş maymunların önüne sunuyorsun beyaz tabloyu, geometrik bir şekli, onlar da beğenip alkışlıyorlar… Yahu Michelangelo’ların, Leonardo’ların, Veronese’lerin, Rembrandt’ların, Botticelli’lerin, Picasso’ların ruhunu muazzeb eder bu akım bırakın şu zırvalığı…

    • Post Author
      Sanata Başla!
      Posted 1 Ağustos 2019 at 11:21

      Mustafa Bey,

      Klasik dönem eserleri ile karsilastirip hayalkirikligi yasamanizi anliyorum. Fakat modern ve cagdas sanat eserlerini incelerken sanat tarihinin tamamini göz önune almak gerekir. Gecmiste denenmis fiziksel ve duygusal ifade yontemlerini tekrar tekrar kullanmak sanatta bir kisirlik olusturuyor. Dolayisiyla sanatci kendini farkli bir yontemle ifade etmeyi deniyor ilerleyen zaman icinde. Sonunda da beyaz kare icine bir beyaz kare daha koyabilecek cesarete ve ifade bicimine erisiyor.

      Gunumuzde Leonardo’nun eserlerini ondan daha iyi bir bicimde icra bile etseniz deger gormez. Cunku zaten yapilmis bir seyi tekrar etmis olursunuz. Dolayisiyla sanatta bir kavrami yeni bir yontemle ilk kez ortaya sunanlar tarih icinde yer bulurlar. Bu gercegin sonucudur modern sanat veya gunumuzun cagdas sanati. Tabii ki sizde olusturdugu his veya sizin bireysel takdiriniz bambaska bir konu – o kismi oznel.
      Umarim baska bir acidan bakmaniza yardimci olabilmisimdir.
      Ilginiz ve mesajiniz icin cok tesekkurler.

  • Çağrı
    Posted 19 Şubat 2020 at 16:29

    Mustafa Bey’e katılmamak elde değil. Bunu ortalama insana açıklayamazsınız çünkü hakikaten saçma sapan bir şey. Picasso’ya eyvallah belki anlatmak istediği şeyler var, ama bunu çizenin kendisi niye çizdiğini söylemedikçe kimse yorumlayıp anlatamaz kusura bakmayın. Beyaz zeminde yan yatmış kare, sıradan birisi yapsa tüm sanat camiası gülüp geçer. Sanırım mesele şu, bunu yapan adam zaten güzel çiziyor ama bu kez çizmemeyi seçtim demeye getiriyor, belki de değeri burudadır. Ama kişisel olarak benim için de saçmalık ve istediğiniz kadar açıklama getirin, okuduğum tüm sanat, edebiyat ve tarih kitapllarına, izlediklerime rağmen saçmalık diyorum. Sinamada sadece kendisinin ne anlatmak istediğini bildiği sanat filmi çektim diyen yönetmenin düştüğü hezeyandır bence bu. Bana da bu kadar söz söyletebildiği için yine de bravo. (linç gelsinnnn :)) )

    • Post Author
      Sanata Başla!
      Posted 19 Şubat 2020 at 17:40

      Çağrı Bey,

      Yukarıda Mustafa Bey’in yorumuna verdiğim yanıtı tekrarlamak durumundayım. Belirttiğim gibi, bir sanat eserini takdir etmek öznel, ama bu takdir veya değerlendirmeyi etkileyen faktörler var. Özellikle sanat eserinin hangi dönemde, hangi koşullarda ve hangi amaçlarla yapıldığı.

      Unutmamalıyız ki sanat yalnızca göze en muhteşem görüneni, en mükemmeli veya ilk bakışta kolayca anlaşılanı yansıtmak değildir. Sanat eserleri yüzyıllar boyu süregelen kültürel, sosyal, tarihi ve estetik birikimin sonucudur. Dolayısıyla Malevich’in de bu eserde geçmişten aldığı mirasın üzerine yeni birşeyler koymak ve sanatçıyı bir başka açıdan yansıtmak istediğini düşünebiliriz.

      Belirttiğim gibi, size “bu eseri takdir etmelisiniz” diye kimse dayatamaz. Fakat, içeriği daha iyi anlamak ve değerlendirme perspektifini genişletmek için sanat tarihinden farklı eserlerin zaman içinde nasıl ortaya çıktığını incelemek faydalı olacaktır. Gombrich’in “Sanatın Öyküsü” kitabını (Remzi Kitabevi) bu konuda yegane kaynak olarak dikkate almanızı öneririm.

      İlginiz için çok teşekkürler

      Selamlar

  • Çağrı
    Posted 19 Şubat 2020 at 16:30

    Bu arada sitenizi yeni gördüm, harika iş çıkartmışsınız. Sizi tebrik ederim.

Sanata Başla! için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

0.0/5

error: Icerik kopyalanamaz!