Blog

ORMANDA AV “HUNT IN THE FOREST” – UCCELLO

Uccello’nun ölümünden önceki son bilinen resmi olan Ormanda Av, tıpkı bir diğer ünlü eseri San Romano Savaşı gibi (bknz. San Romano Savaşı “The Battle of San Romano” – Uccello) ressamın çizgisel perspektife olan yoğun ilgisini ortaya koyar. Yaşadığı dönemde gelişmeye başlayan çizgisel perspektif üzerine hayatı boyunca hummalı çalışmalar yapan Uccello, İtalyan Rönesansı’nda perspektifin gelişmesinin de öncüsü olmuştur.

Çizgisel perspektif, iki boyutlu düzlem üzerine belirli geometrik konumları ve hatları kullanarak derinlik yaratmayı sağlar. Genelde ufukta bir noktadan (kaçış noktası) düzlemin ön tarafına uzanan çizgiler bu derinliği oluşturur. Kaçış noktasında birleşen doğrular üzerine yerleştirilen farklı boyutlardaki ögeler eserde derinliğin algılanmasını sağlar.

Söz konusu çizgisel perspektifi eserinde başarı ile kullanmış olan Uccello’nun eserin tam ortasında, ormanın derinliklerinde bir noktayı kaçış noktası olarak kullandığı ve buradan öne doğru ilerleyen çizgiler üzerine figürlerini yerleştirdiği görülür. Bu sayede eserde istediği derinliği yaratan ressam, seyirciden uzakta, gittikçe derinleşen bir orman hissi oluşturur.

Yarattığı derinlik algısını pekiştirmek için Uccello, eserde bir av sahnesi resmetmiş ve kullandığı atlı ve mızraklı avcıları, av köpeklerini, geyikleri ve ağaçları, yerdeki ağaç kütüklerini ve sağ taraftaki ırmağı çizgisel derinlik içine yerleştirmiştir. Soldan sağa, sağdan da sola yönelmiş figürlerin hepsi ileride ormanın derinliklerindeki kaçış noktasına yönelmişlerdir ve noktaya yaklaştıkça küçülmekte ve eserdeki derinlik hissini pekiştirmektedirler.

Eserin dikkat çekici ögelerinden olan ağaçlardan öndeki dört tanesi görünümü 3 eşit parçaya böler. Dengeli ve matematiksel bir kompozisyon oluşturmaya yardımcı olan bu yöntem yine gittikçe küçülen ağaç görünümleri ile birlikte kaçış noktasını öne çıkarır.

Bir taraftan diğerine yönelmiş, koşuşturan, kaçan, kovalayan figürler sadece derinlik vurgusu yapmakla kalmayıp, aynı zamanda da eserde hareketlilik sağlar ve heyecanı arttırır. Bu sayede seyirci, heyecanlı bir av sahnesinin ortasında kendisini bulur, ve kaçan bir geyik gibi ormanın kuytusuna doğru çekilir.

Rönesans tipi renk paletini kullanan ressamın özellikle yeşil üzerine bolca kullandığı kırmızı vurgularla dikkat çektiği görülür. Rönesans öncesi Gotik sanatının dekoratif tarzını benimsemiş olan Uccello, birbirine benzeyen tekrarlı figürleri ile dekoratif bir etki yaratır.

Eserin yapım amacı bilinmemekle birlikte, çoğu zaman perspektif üzerine bir matematiksel çalışma olarak görülür. Yine de, dönemin ünlü Floransalı ailesi Mediciler’in siparişi üzerine yapıldığına dair söylentiler vardır. Eğer Mediciler’in de içinde bulunduğu bir av sahnesi resmedilmek istendi ise, eserin ilk Tür Resmi “Genre Painting” (bknz. Karda Avcılar “The Hunters in the Snow” – Yaşlı Pieter Brueghel & Çöpçatan “The Matchmaker” – Honthorst & Doğum Kutlaması “Celebrating the Birth” – Steen) örneklerinden biri olduğunu düşünmek hatalı olmaz. Öte yandan, gece saatlerinde yapıldığı görülen avın, gerçek bir av olmayacağı düşünülerek, eserin aslında alegorik bir anlam taşıdığı  da algılanabilir. Bu durumda Uccello’nun eseri bir “aşk arayışı/avı” sembolü taşıyacak şekilde, bir düğün hediyesi olarak oluşturduğu bile düşünülebilir.

Özellikle atların dizginlerinde görülen altın renkli hilal şeklindeki aylar, Roma Av Tanrıçası Diana’yı akla getirir. Aynı zamanda bakirelerin koruyucusu olan Tanrıça’nın vurgulanmış olması, evlilikte bir erdem olarak görülen bekaretin vurgulandığını düşündürür, ve eserin bir düğün hediyesi olduğu fikrini destekler.

Konum: Ashmolean Müzesi “Ashmolean Museum”, Oxford
Tarih: 1470
Dönem: Rönesans
Alt Grup: Erken Rönesans “Early Renaissance”

4 Comments

Leave a comment

Your email address will not be published.

You may use these HTML tags and attributes:

<a href="" title=""><abbr title=""><acronym title=""><b><blockquote cite=""><cite><code><del datetime=""><em><i><q cite=""><strike><strong> 

error: Icerik kopyalanamaz!