ÇARMIHA GERİLİŞ “THE CRUCIFIXION” – TINTORETTO
İsa, Havarileri ile birlikte yediği “Son Yemek” (bknz. Son Akşam Yemeği “The Last Supper” – Leonardo da Vinci) sonrasında Romalı askerler tarafından yakalanır. Çeşitli işkencenler gördükten sonra Vali Pontius Pilate karşısına çıkarılan İsa, “Yahudilerin Kralı” olduğunu iddia etmek ve ayaklandırma çıkarmaktan dolayı suçlu bulunur (bknz. Ecce Homo – Ciseri) ve idama mahkum edilir. İsa’nın idamı, Kudüs’ün hemen dışındaki Calvary bölgesinde Golgotha Kayasının üstüne gerçekleşir. Herhangi bir diğer suçludan farkı olmadığını göstermek amacıyla, idama mahkum edilmiş olan iki hırsız ile aynı zamanda çarmıha gerilir.
Bu iki hırsızdan biri “Günahkar Hırsız”, diğeri ise “Tövbekar Hırsız” olarak anılır. Nitekim, hırsızlar İsa ile çarmıhların üzerinde ölmeyi beklerken günahkar olanı İsa ile dalga geçerek gerçekten Tanrı’nın oğlu ise kendisini ve onları kurtarmasını söyler. Fakat diğer hırsız buna karşı gelerek, ikisinin işlerdikleri hırsızlık suçlarından dolayı çarmıha gerilmeyi hak ettiklerini, fakat İsa’nın suç teşkil edecek hiçbir günah işlemediğini söyler. İsa’dan ölüp “Krallığı”na döndükten sonra kendisini hatırlamasını ister ve böylece tövbe etmiş olur.
Tintoretto, Venedik’teki Scuola Grande di San Rocco’nun içini baştan sona eserleri ile süsleme şerefine erişmiştir. Binanın 12.2mX5.3m ölçülerindeki en etkileyici eserlerinden biri olan bu tablo, Tintoretto’nun sanat dehasını ortaya koyduğu en ünlü yapıtlarından sayılır.
Golgotha tepesindeki çarmıha gerilişi bir tiyatro sahnesiymiş gibi geniş perspektifte sunan ressam, birçok figürden oluşan dinamik bir kompozisyon ortaya koymuştur. Eserin merkezinde yer alan İsa’nın gerildiği haç, resmin en üst kısmında boynunu eğen İsa figürünün etrafından yayılan parlak ışıkla aydınlanmaktadır. Bu ışık demeti ile İsa resimdeki tek ilahi figür olarak kendini gösterir. Aslında işkence görmüş ve çarmıha çivilenmiş İsa’nın bu denli düzgün bir fiziğe sahip olması ve dinç görünmesi beklenemez. Fakat, İsa’nın çarmıh sahnelerinde bile idealize edilerek resmedilmesi İtalyan Rönesansı’nın temel özelliklerinden biridir (bknz. İsa’nın Mezara Konulması “The Entombment of Christ” – Caravaggio). İsa’nın bir Herkül gibi görünen güçlü figürü acı içinde kıvranmak ve kendinden geçmek yerine çarmıhta gergin biçimde durur ve hatta başını aşağı eğerek aşağıda olup bitenleri izler. İsa’nın aşağıdaki kıyamet yerine rağmen bu dirayetli duruşu kendini insanlık için feda edişinin bilincine dair bir göstergedir.
İsa’nın her iki yanında diğer iki hırsızın da çarmıha gerilmeleri görülür. Solda çarmıha asılmış olan Tövbekar Hırsız bakışlarını İsa’ya yönlendirmiştir. Çarmıhı insanların yoğun fiziksel çabası ve gerilmiş iplerin yardımıyla havaya kaldırılmaktadır. Sağ tarafta ise Günahkar Hırsız’ın çarmıha sabitlenmek üzere olduğu görülmektedir. Diğer iki çarmıh ve bu çarmıha germe işi ile uğraşan insanlar eserde ikinci planda kalmaktadır. Nitekim, Tintoretto, İsa’nın çarmıha gerilişini herhangi bir günlük uğraşıdan farklı kılmaya çalışmaktadır. Dolayısıyla İsa’yı iki çarmıhın arasında üçüncü herhangi bir çarmıh yerine ortada ışıldayan bir çarmıha yerleştirmiştir. Onun için bu, tüm dünyanın bilmesi gereken eşsiz bir çarmıha geriliştir.
Çarmıhın hemen altında çarmıha geriliş eserlerinde görülen klasik figürler vardır. Bayılıp yere yığılmış Meryem ve ona yardımcı olan kadınlar; çarmıha doğru bakan uzun sarı-kızıl saçları ile dikkat çeken Magdalalı Meryem, onun yanında yer alan sakallı Nicodemus ve Aramatyalı Yusuf (veya Evanjelist Yahya) (bknz. Çarmıhtan İndiriliş “The Descent from the Cross” – Rubens & İsa’nın Mezara Konulması “The Entombment of Christ” – Caravaggio). Çarmıhın altındaki bu grup yukarı doğru yükselen bir piramit oluşturur, ve sanki çevredeki kötü insanlardan korunmak için birbirlerine sokulmuş, iç içe geçmiş bir görünüm sergiler. Bu figürlerin tepesinde çarmıha dayalı merdiven vasıtasıyla yukarıya ulaşmaya çalışan bir adam görünür. Bu adam aşağıdan ona uzatılan bir sopaya bağlı süngere ulaşmaya çalışır. Bu sayede sirke ve mürden oluşan bir karışıma batırılmış süngeri İsa’nın içmesi için ona uzatıp onun acısını biraz rahatlatmaya çalışacaktır.
Eserin dörtbir yanında görünen insan kalabalığı renkli, dinamik ve canlı bir ortam oluşturur. Farklı her köşede bir grup insanın birşeylerle uğraştığı görülür. Bu da olayın yaşandığı andaki karmaşayı, gürültüyü, ve acı dolu çalkantıyı seyirciye doğrudan yaşatır. Figürler dini temalı bir eserden beklendiği şekilde huzurlu ve sakin bir atmosfer çizmez, aksine enerji yayan bir görünüm sergilerler. Eserdeki figürlerin büyük kısmı – Romalı askerler, atlılar, çarmıha gerenler, izleyiciler – bu sıradışı olaya tanıklık etmekte ve bakışları, el hareketleri ile İsa’ya yönlenmekte, onu işaret etmektedirler.
Tintoretto, tam olarak ne Leonardo da Vinci veya Michelangelo gibi heykelimsi gerçeklikte tasarımlar oluşturmaya, ne de Tiziano ve Giorgione gibi samimi ve sıcak renklerin uyumunu yakalamaya çalışmıştır. Fakat, hem tasarım, hem de renklendirmeye dair sıradışı bir sentez oluşturarak kendi tarzını ortaya koymuştur. Tintoretto’nun enerji dolu, dramatik ve acıklı figürleri eserlerindeki gizemli ışıklandırma ile birlikte seyircide etkileyici ve akılda kalan bir görünüm oluşturmayı başarır.
Konum: Scuola Grande di San Rocco, Venedik
Tarih: 1565
Dönem: Rönesans
Alt Grup: Venedik Rönesansı “Venetian Renaissance”