Blog

DANS DERSİ “THE DANCE CLASS” – DEGAS

Edgar Degas Paris operasına düzenli olarak giden bir ressamdı. Fakat bu düzenli katılımları bir seyirci olarak değil, daha çok sahne arkasında ve dans stüdyosunda bulunmak suretiyleydi. Bu sayede Degas, tıpkı Cézanne’ın peyzajı, Delacroix’nın ise tarihi üstlendiği gibi operayı da kendisinin bir modern sanatın aracı olarak kullanabileceğini düşünüyordu. Oysa kendini opera değil, bale üzerine yoğunlaşmış olarak buldu. Tüm sanat hayatı boyunca yoğunlukla balerinleri çeşitli şekillerde resmetti. Sahnede dans etmek yerine özellikle eğitim alırken, prova yaparken veya dinlenirken görülen balerinler resimlerinin ana karakterlerini oluşturur. Duruş ve hareketleri birbirinden farklılaştırarak oluşturduğu dansçı kompozisyonları hayatının sonuna kadar sanatının bir parçası olmuştur. Kendisine “Bale Ressamı” denmesinden hiç bir zaman hoşlanmamış olsa da, Degas her zaman balerinleri ve dans resimleri ile hatırlanmış ve hatırlanacaktır.

Eserde son dakikalarına yaklaşmış bir dans dersi görülmektedir. Öğrenciler artık yorulmuş; dinlenmek için bir kısmı kenarlara çekilmiş; bir diğer kısmı da giysileri veya saçları üzerinde düzeltmeler yapmaktadırlar. Geri planda esnetme hareketleri yapan birkaç balerin de görünür. Hemen ön planda görülen balerinlerden biri diğerlerini izlerken dinlenmekte, bir diğeri ise yorgun sırtını ovalamaktadır. Balerinlerin bu dağınık şekildeki davranışları dersin sonlanmakta olduğunun işaretleridir.

Resmin ortasında balerinlerin arasında dikkat çeken erkek figürü dönemin ünlü bale ustalarından Jules Perrot’dur. Perrot, elindeki çubuk ile yere vurarak ritim tutmakta ve dansçıları yönlendirip onlara yorumlar sunmaktadır. Resmin geri planında balerinlerin arkasında oturan insanlar ise balerinlerin çalışmasını izleyen aileleridir.

Göz hizasından bir miktar daha yukarıdan bir bakışla gösterilen zemin, geriye doğru odanın derinliğinin kavranmasına yardımcı olur. Özellikle zeminler konusunda son derece titiz olan Degas, resimde zemine gereken önemi vermiş ve son derece gerçekçi bir şekilde salonun ahşap zeminini resmetmiştir. Dansçıların kaymasını engellemek için nemlendirilen ahşap kaplamanın farklı bölgelerde farklı tonlarda görünmesinin sebebi budur. Hatta resmin ön planındaki balerin figürünün hemen solunda zemini nemlendirmek için kullanılan suluk da resme dahil edilmiştir.

Degas eserinde yakından izlemiş olduğu dansçıların en içten, doğal ve sıradan hareketlerini yansıtmayı başarmıştır. Konsantrasyonun azaldığı anda vücudun kendini bıraktığı halleri, çalışmaların yorucu etkisini ve sınıf ortamının disiplinli havasını yine aynı doğallık ve çarpıcılıkla seyirciye aktarabilmiştir. Degas’nın dehası yaşamdaki bu anlık sahneleri başarıyla gösterebilmesinden gelmektedir.

Çoğu zaman, gördüklerinin uyandırdığı duygusal izleri resmetmeyi seçen İzlenimci “Impressionist” ressamların içinde  sayılan Degas, hiçbir zaman bir İzlenimci olmayı kabul etmemiş ve kendini hep Gerçekçi “Realist” olarak adlandırmıştır. Hatta kendi eserleri hakkında “Hiçbir sanat eseri benimkiler kadar az doğaçlama içermemiştir. Benim yaptıklarım derin düşünce ve eski ustaların eserlerini dikkatlice çalışma üzerine kuruludur” demiştir.

Konum: Orsay Müzesi “Musée d’Orsay”, Paris
Tarih: 1871-1874
Dönem: 19. Yüzyıl
Akım: İzlenimcilik “Impressionism”

Leave a comment

Your email address will not be published.

You may use these HTML tags and attributes:

<a href="" title=""><abbr title=""><acronym title=""><b><blockquote cite=""><cite><code><del datetime=""><em><i><q cite=""><strike><strong> 

error: Icerik kopyalanamaz!